Gözü çıkası sigara

Gözü çıkası sigara..www.haberinvakti.com, 12.08.2011,

http://www.haberinvakti.com/gozu-cikasi-sigara-makale,1186.html
www.haberinvakti.com, 12.08.201, Atilla ÖZDÜR,  atlzdr@yahoo.com
 
Fabrikatörleriyle politikacıların, Türk malı olduğunu ileri sürdükleri Amerikan ve İngiliz markalı sigarasını ateşledikten sonra paketini de sanki büyük bir iş başarmış gibi havalı havalı iftiharla gömleğinin üst cebine yerleştirenleri gördükçe, kan beynime vuruyor...
Kanımın tepeme sıçramasına sebep bir diğer manzara, iftar masalarındaki kolalı kolasız, renkli renksiz gazoz türünden gazlı meşrubatlar...
Ayıptır, vatana ve vatandaş köylüye ihanet ve hakarettir...
Bir üçüncüsü de, İhsan Eliaçık hocanın yaptıkları... Sen kalk, kafadarlarından üç beş kişiyi tak peşine, beş yıldızlı otellerdeki, iftar adı verilen zadegan sofralarını, tefe koyar gibisinden, protestoya al...
Burası Türkiye... Nasıl olursa olsun kazanmanın serbest oluşu gibi, yine nasıl olursa olsun harcamanın da ayni çaptan serbest olduğu bir ülke... Türkiye’li olup şarkıcı mıydı oyuncu muydu tam kestiremediğim, bir bayanın, ‘dağdaki çoban ile kendi oyunun bir olamıyacağı’ doğrusunu söylediğinde, hep birlikte yuh çekmiştik...
Oysa ki doğru, hem de dosdoğru idi bu bayanın söyledikleri. Aynen bu doğru gibi,  Varsıl’ın ramazan ziyafetiyle yoksulun oruç iftarı da bir ve benzer olamaz...
İhsan Eliaçık hoca kalkmış, tahsis ve teşvik rantlarıyla finanse edilen üçyüz küsür liralık iftar ziyafetleriyle, vergisi kaynağında kesilen asgari ücreti mukayese ediyor...
Hangi hakla, valla kan beynime sıçradı... Aksırıncaya, tıksırıncaya kadar yenilir içilir. Hürriyete yelken açmış bir ülkedir, Türkiye...

Kapalı yerlerdeki sigara yasağından mutazarrır olan bir tek kişi, Beyoğlu Belediye Reisi değil... Bu yasak beni de etkiliyor...
Bizim Samatya’daki kahve ehli, sandalyalarını dışarıya kaldırıma atıyor. Kaldırımlar zaten dar, oturanlarla ayakta içiciler kaldırımı ahaliye kapatınca, genci yaşlısı, erkeği kadını tam o kertede ana caddeye inmek zorunda kalıyor.
Mesela bendeniz efendim, mahallemizin Bakkal amcasına giderken zaman zaman kaldırımdan ana caddeye iniyor üç beş adım sonrasında yeniden kaldırıma çıkıyorum. Bu iniş çıkışlarıma rağmen bunları hiçbir zaman kendime dert edinmedim... Kahvehane ehli ile oranın müstecirinin kanun ve nizamlara saygılı davranışları, bu iniş çıkış talimlerinin verdiği enerji kaybını, bilakis mutluluk ve dinamizme çeviriyor...
Öğrendiğimiz kadarıyla Beyoğlu öyle değil imiş...
Ramazan öncesiydi Taksim’den Ayazpaşa’ya doğru iniyorum... Japon ve Alman sefarethanelerinin karşısındaki cadde boyunca yeme içme sektörünün işyerleri masalarını dışarıya, kaldırıma atmışlar... Kaldırımlar genişçe ve cadde boyunca sıralanan masalar da, kaldırım üzerine enlemesine konulmuş ve her sırada sadece bir tek...
Bu pozisyonda sabah serinliğinde sokakta açlık bastıranlar da rahat, dükkancılar ve kaldırımlarda yürüyen yayalar da...

Asmalımescid, tıpkı Sana yağı gibi bir cins isimdir. Tescilli bir marka olmasına rağmen Sana yağı, halk arasında margarinin ortak ismi olarak kullanılır. Asmalımescid de, Pera’nın ehlikeyf müdavimleri tarafından sık sık ziyaret edilen mekanların ortak ismi....
Bu sokakların kimileri araç trafiğine kapatılarak sadece yayaların kullanımına tahsis edilmiş. Buralardaki daracık kaldırımların masa ve sandalyalarla kapatılmasının, sokak zeminine taşılmadığı sürece, pek büyük bir önemi olmayabilir...
Bizde bir tekerleme vardır, denilir ki, yüz verdik deliye geldi sıçtı halıya... Burada halının kirletilmesi, kimi sokakların, Avrupalılaşma sevdalılarının kâr hırsıyle bütün bütüne yaya trafiğine de kapatılmasıdır...
Biz Beyoğlu Belediyesi’ni, alışılmadık yaz sıcakları ve sigara yasağı dolayısıyle kapağı sokaklara atanlara karşı giriştiği düzenleme operasyonlarında haklı görürken, işgal eyleminin işgaliye resmi ile meşrulaştırılmak istenmesine, kim olursa olsun, şiddetle karşı çıkarız... İşgaliye rusumu nedir ki, bir paket sigara parası...
İsgaliye ücreti, işyeri kirasının metrekare başına düşen bedelinin, dışarıda işgal edilen alana nisbet edilmesi durumunda kamu hakkı ancak korunmuş, korunabilmiş olabilir... Mevzuat müsait değilse, ya müsait hale getirilir ya da sokakların işgali kökten temizlenir. Nerede görülmüş birader, kiraların milyarları bulduğu zeminlerde bir paket sigara mukabili dükkan kiralamak...

Geçen yazımızda Asmalımescit vesilesiyle Ağa Camii’ne de temas etmiş idik... Cami ile hemen hemen duvar duvara komşu parselde yapılan devasa inşaatın zemine olan baskısından etkilenen cami için belediyenin hareketsiz görünümünü, İstanbul’un eski Belediye Başkanı CHP’li Nurettin Sözen’in Park Otel’in kaçak katlarına karşı gösterdiği cevvaliyetle mukayese etmiştik....
Bu mukayeseden haylice üzüldüğünü beyan eden Beyoğlu Belediye Reisi Misbah Demircan, bu bağlamda hareketsizliğinin söz konusu olmadığını belirttiler...
Caminin etkilendiği an kendileri inşaatın sahibine, Demirören’e gidiyorlar. Demirören de üzüntüleri bir yana, her şeye hazır olduğunu, yapılan bir protokol ile ortaya koyuyor.
Ağacamii, dipten doruğa yeni baştan restore edilecek...
Ağacamii’nin, tek partili yıllarda iç mekanına  kilise havası vermek amacıyla maruz kaldığı ideolojik saldırılardan ötürü, benim çocukluk hatıramın içinde apayrı bir yeri ve önemi bulunmaktadır...