Puro içen Pinokyo ile başım dertte!
Puro içen Pinokyo ile başım dertte!, Sabah, 10.07.2009,
http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/kadak/2009/07/10/puro_icen_pinokyo_ile_basim_dertte
Sabah, 10.07.2009, Şelale KADAK, selale.kadak@sabah.com.tr
Oğlum Ömer 2.5 yaşına basınca, onun benim de çocukluğumda çok sevdiğim masal karakterleriyle tanışmasını istedim. Tamam Disney kanalında izlediği Miki'ye bayılıyordu ve kontrollü olarak izlemesine izin verdiğim Yumurcak ve Baby TV gibi çocuk kanallarında bir çok çizgi karakterine şimdiden bayılmaya başlamıştı ama ben tutturdum, Pinokyo'yu da izlesin! Ah keşke öyle istemeseydim.
Walt Disney'in Pinokyo için 70. Yıl Özel Versiyonu'nu kitapçıda görünce hemen atladım ve satın aldım. Eve gelip, oğlumla beraber televizyonun karşısına kurulduk ve izlemeye başladık. Fakat o da ne? Pinokyo kötü çocuk ama bu kadarına da pes dedirten sahneler!
19 Temmuz yaklaşırken
Filmden bir sahne aynen şöyle. Babasının okula gönderdiği Pinokyo, yolda kendini kandıran adamların peşinden gidiyor ve bir bilardo masasında puro için adam, Pinokyo'yu da puro içmeye zorluyor. Pinokyo dumanı yutup, mosmor olup puro içiyor. Bu sahne yaklaşık 1 dakika sürüyor!
Açıkçası o an ne yapacağımı bilemedim. Sigaranın hayatımızdan olabildiğince uzaklaşmasını sağlamaya çalışırken, bir filmle oğlumun hayatına sokmuştum ve de Pinokyo'nun dvd'sini hemen ortadan kaldırma girişimlerim yüzünden Ömer'in ağlama seanslarıyla evde büyük bir gürültü kopmaya başlamıştı.
Ömer, bir taraftan 'Pinokyo kötü çocuk değil' diye ağlarken, ben de hangi psikologla konuşup, bu konudan nasıl uzaklaşacağımızın yollarını aramaya koyulmuştum…
Bugün yazıya bu hikayeyle başlamamın bir sebebi var elbette. Kapalı alanda sigara içilmesinin kesin olarak hayatımızdan çıkacağı güne 9 gün kaldı çünkü. Her ne kadar alışveriş merkezleri ve restoranlar bu yasaktan ekonomik olarak çok kötü etkileneceklerini söyleseler de sanıyorum çok kısa bir sürede alışacaklar.
Açıkçası onlar bir yana, Türkiye'de bu yasağa karşı bu kadar az sesin çıkıyor olması beni hem şaşırtıyor hem de çok sevindiriyor.
Gazeteci arkadaşlarım sigara karşıtlığı konusunda ön saflarda olduğumu bilir ve bazen de bu halimden çok hoşnut olmazlardı. Ama bakıyorum onlar bile şimdi yaklaşmakta olan bu kesin yasak konusunda müthiş ılımlı konuşuyor.
Bana öyle geliyor ki Türkiye'de hakikaten sonunda bir konuda herkes hemfikir olmayı başardı. Tamam çok kolay değil, sigaraya çok bağımlı insanlar için zor bir dönem başlıyor ama en azından onlar da bu mereti hayatlarından çıkartmayı akıllarından geçirmeye başladı. Ama tabii sigara şirketlerinin özellikle Türkiye gibi ülkelerdeki büyümelerinin önüne hala geçilemiyor.
Walt Disney'in Pinokyo için 70. Yıl Özel Versiyonu'nu kitapçıda görünce hemen atladım ve satın aldım. Eve gelip, oğlumla beraber televizyonun karşısına kurulduk ve izlemeye başladık. Fakat o da ne? Pinokyo kötü çocuk ama bu kadarına da pes dedirten sahneler!
19 Temmuz yaklaşırken
Filmden bir sahne aynen şöyle. Babasının okula gönderdiği Pinokyo, yolda kendini kandıran adamların peşinden gidiyor ve bir bilardo masasında puro için adam, Pinokyo'yu da puro içmeye zorluyor. Pinokyo dumanı yutup, mosmor olup puro içiyor. Bu sahne yaklaşık 1 dakika sürüyor!
Açıkçası o an ne yapacağımı bilemedim. Sigaranın hayatımızdan olabildiğince uzaklaşmasını sağlamaya çalışırken, bir filmle oğlumun hayatına sokmuştum ve de Pinokyo'nun dvd'sini hemen ortadan kaldırma girişimlerim yüzünden Ömer'in ağlama seanslarıyla evde büyük bir gürültü kopmaya başlamıştı.
Ömer, bir taraftan 'Pinokyo kötü çocuk değil' diye ağlarken, ben de hangi psikologla konuşup, bu konudan nasıl uzaklaşacağımızın yollarını aramaya koyulmuştum…
Bugün yazıya bu hikayeyle başlamamın bir sebebi var elbette. Kapalı alanda sigara içilmesinin kesin olarak hayatımızdan çıkacağı güne 9 gün kaldı çünkü. Her ne kadar alışveriş merkezleri ve restoranlar bu yasaktan ekonomik olarak çok kötü etkileneceklerini söyleseler de sanıyorum çok kısa bir sürede alışacaklar.
Açıkçası onlar bir yana, Türkiye'de bu yasağa karşı bu kadar az sesin çıkıyor olması beni hem şaşırtıyor hem de çok sevindiriyor.
Gazeteci arkadaşlarım sigara karşıtlığı konusunda ön saflarda olduğumu bilir ve bazen de bu halimden çok hoşnut olmazlardı. Ama bakıyorum onlar bile şimdi yaklaşmakta olan bu kesin yasak konusunda müthiş ılımlı konuşuyor.
Bana öyle geliyor ki Türkiye'de hakikaten sonunda bir konuda herkes hemfikir olmayı başardı. Tamam çok kolay değil, sigaraya çok bağımlı insanlar için zor bir dönem başlıyor ama en azından onlar da bu mereti hayatlarından çıkartmayı akıllarından geçirmeye başladı. Ama tabii sigara şirketlerinin özellikle Türkiye gibi ülkelerdeki büyümelerinin önüne hala geçilemiyor.
Türkiye nüfusunun yüzde 31.1'i hâlâ tiryaki! http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/kadak/2009/07/10/turkiye_nufusunun_yuzde_311i_hl_tiryaki, 10.07.2009, Şelale KADAKSabah
Bana gelen bilgilerden şöyle bir derleme yaptım. Bakın ortaya neler çıktı. Geçtiğimiz yıl Philip Morris International sigara üretimini yüzde 2.5 artırmış ve yaklaşık 870 milyon adet sigara üretmiş. Bu ne anlama geliyor biliyor musunuz? Tüm dünyada kişi başına tam 128 tane sigara! Yapılan araştırmalar her yıl dünyada 5.4 milyon kişinin sigara nedeniyle öldüğünü gösteriyor. Türkiye ise yılda 110 bin kişiyi sigara yüzünden kaybediyor.
Bugüne kadar Türkiye'de sigara şirketlerinin yollarına mutlu mesut devam etmelerinin bir sebebi de yasaların yeteri kadar sert olmamasıydı belki. Ama artık o devir de sona eriyor. Türkiye İstatistik Kurumu, bir ay kadar önce bir araştırma yaptı ve 11 bin 200 haneyi dolaştı. Buna göre de, sigara tüketimi 2006 yılına göre küçük bir düşüş göstermekle birlikte, Türkiye nüfusunun yüzde 31.1'inin hala tiryaki olduğu ortaya çıktı. Ürkütücü bir tablo değil mi bu? Üstelik gençler arasında sigara tiryakiliği çok daha yaygın. İşte bu nedenle Türkiye'nin Tütün Kontrolü Çerçeve Anlaşmasını imzalayan 164 ülkeden biri olmasını müthiş önemsiyor ve 19 Temmuz'da yasanın hiçbir esneklik gösterilmeden yürürlüğe girmesini son derece cesur buluyorum. Bir anda rüyasına dahi girecek kadar Pinokyo hayranı olan oğluma sigarasız günlerin başlayacağı şu dönemde, sigara içmeyen bir Pinokyo filmi bulmaya söz veriyorum.
Bugüne kadar Türkiye'de sigara şirketlerinin yollarına mutlu mesut devam etmelerinin bir sebebi de yasaların yeteri kadar sert olmamasıydı belki. Ama artık o devir de sona eriyor. Türkiye İstatistik Kurumu, bir ay kadar önce bir araştırma yaptı ve 11 bin 200 haneyi dolaştı. Buna göre de, sigara tüketimi 2006 yılına göre küçük bir düşüş göstermekle birlikte, Türkiye nüfusunun yüzde 31.1'inin hala tiryaki olduğu ortaya çıktı. Ürkütücü bir tablo değil mi bu? Üstelik gençler arasında sigara tiryakiliği çok daha yaygın. İşte bu nedenle Türkiye'nin Tütün Kontrolü Çerçeve Anlaşmasını imzalayan 164 ülkeden biri olmasını müthiş önemsiyor ve 19 Temmuz'da yasanın hiçbir esneklik gösterilmeden yürürlüğe girmesini son derece cesur buluyorum. Bir anda rüyasına dahi girecek kadar Pinokyo hayranı olan oğluma sigarasız günlerin başlayacağı şu dönemde, sigara içmeyen bir Pinokyo filmi bulmaya söz veriyorum.