Zehir Yasağı,

Zehir YasağıCumhuriyet, 18.07.2009,

http://yazaristan.net/mumtaz-soysal/1159/zehir-yasagi.html
Cumhuriyet, 18.07.2009, Mümtaz SOYSAL
 
CUMHURİYETİN uygar Türkiye’sinde insanlık tarihinin en güzel, en doğru, en akılcı, en sağlıklı, en haklı, en hayırlı yasağı yarın uygulanmaya başlıyor: Kapalı yerlerde artık sigara tüttürmek yasak.

Yani zehirlenmek, başkalarını zehirlemek, temiz havayı kirletmek, insanları rahatsız etmek, ilkellik görüntüsü vermek, iradesizlik sergilemek, kendini korumakta âciz kalarak bile bile ömrünü kısaltmak, ardında üzüntülü insanlar bırakmak.. hepsi bu yasağın içine giriyor.

Yasağın delinmesi yüzünden biçilecek ceza, kısacık bir ihlalin bile yol açtığı toplam sağlık zararlarının maliyeti yanında yine de bir hiçtir.

Böyle bir yasağa kim karşı çıkabilir? Elbette en başta zehir üretip satmakla para kazanan sigara imalatçısı büyük şirketler. Onlar, zaten yıllar öncesinde kıyameti kopardılar. Kendilerini bir zamanlar koruyan, ödedikleri vergilerle büyük işler gören, dünyanın her köşesinde reklam edilen ünlü markalarıyla sanayilerinin ve devletlerinin kudretini sergileyen, ama sonradan hidayete eren Amerikalı politikacılara karşı kampanyalar düzenlediler, reklamcıları ve lobby’leri seferber ettiler, özgürlük ve bireycilik adına davalar açtılar.

Ama başaramadılar. Sağduyu ve insanın sağlık içgüdüsü galip geldi, yasak iyiden iyiye yerleşti. Şimdi oralarda buna karşı çıkmak kimsenin aklından geçmiyor.

Oysa başka türlü çevre kirliliğine, küresel ısınmayı arttıran sanayi kollarına konan yasaklara karşı hâlâ direnenler, bunları delmeye kalkışanlar var. ABD Kyoto Sözleşmesi’ni kabullenmekte ayak sürüyor.

Çünkü o yasakların hiçbiri sigara yasağı kadar hayat kurtarıcı ve insan sevindirici değil. Öbür zehirlenişlerin ve zehirleyişlerin hiçbiri nikotin zehiri kadar ardında bunca özlem, üzüntü ve beyhude acı bırakmadı. Sigara yüzünden giden babalar, analar, kardeşler, arkadaşlar.

Olanca birikimlerine, bilgilerine, yetişmişliklerine karşın.

Bir iki yüzyıl önceki Batı’nın emperyalizmi koskoca Çin’i afyonla uyutup sömürürken, uyutulanların hiç değilse bir özürleri vardı: Bilgisizlik ve bilinçsizlik. Nikotin kurbanlarının böyle bir özürleri de olmadı.

O zaman, gelişmiş denen ülkelerin böyle bir yasağı koymakta bu kadar gecikmiş olmaları tuhaf değil mi?

Ayrıca, o gelişmişliğin çok uzak olmayan bir geçmişte sigara içiyor olmanın, sigara içerken fiyakalı resim çektirmenin ya da film çevirmenin marifet sanıldığını, üniversite kantinlerinde sigara tüttürmeye başlayan genç öğrencilerin kendilerini “özgürleşmiş” saydıklarını düşünürseniz.