Sigara içenlerin bağımlılık halleri!

Sigara içenlerin bağımlılık halleri!Kanal D Haber, 01.09.2009,

http://www.kanaldhaber.com.tr/HaberDetay.aspx?haberid=50349&catid=32
Kanal D Haber, 01.09.2009, Tanzer GEZER ( İhtilaf Yönetimi Uzmanı)

Sigara kullanan mağdur bireyler, sadece halka açık kapalı alanlarda sigara içemedikleri için bile yoksunluk krizine girebilmekteler. Bağımlılığın üst düzeyi gibi haller mevcut. Mağdurlar kendilerine itiraf edemeseler bile.

Bağımlılar agresifliklerinin sebebini, kanlarının nikotin istemesine değil de zevklerine engel olunduğu için şeklinde ifade etmekteler.
Üzücüdür ki bağımlılık üst düzey eğitimli, kanaat önderi falan dinlemeden insanları saçmalatabiliyor, traji-komik duruma düşürebiliyor.
Radikal Gazetesi yazarı Nalan Temeltaş da “Önüm Arkam Sağım Solum Yasak!” başlıklı yazısında ortak alanlarda sigara içemediği için feryad eden, tipik bağımlı halleri gösterenlere örnek teşkil etmiş.
Sigaranın saygı duyulması gereken bir kişisel tercih olduğundan, sigaradan başka sağlığa zararlı şeyler de olduğundan, neden bunlarla uğraşılmadığından, yasanın ne idiğü belirsizliğinden, havaalanında sigara içilmesine izin verilmeyerek TC vatandaşı olmayanların da mağdur edildiğinden, dumansız alan savunucularının kraldan çok kralcı olduğundan, sigaranın aslında yaratıcılığı arttırdığından, tipik bağımlı feryadı üslubu ile bahsetmiş.
Yardıma ihtiyacı olduğu kesinse de bağımlılık tedavilerinde bireyin istekli olması çok önemli. Aksi halde terapiler işe yaramıyor.
Sevgili Prof. Dr. Elif Dağlı, toplumun yanlış bilgilendirilmesinin önünü almak için Nalan Temeltaş’a bir mektup ile cevap verdi. Cevap o kadar güzel öğretiyor ki… Kendisine zarar veren insana daha nasıl destek olunabilir ki…
 
İşte Elif Hoca’nın cevabı:
Sayın Nalan Temeltaş,
Radikal gazetesinde sigara yasağı konusunda yazmış olduğunuz yazıyı okudum ve bazı bilimsel gerçekleri size iletmekte gecikmiş olduğumuz için çok üzüldüm.
Yazınızda çok haklı olarak insan sağlığını bozan ve kanser yapan birçok başka etkenden de söz ediyorsunuz. O etkenler ile de uğraşan ve savaşlarında başarı kazanan meslektaşlarımız da aramızdadır. Sigara konusunda uğraş vermek, hava kirliliği, zararlı gıda maddeleri, insanca çalışma koşulları konusunda mücadele vermeyi engellememektedir.
Bununla birlikte, sigaranın o diğer etkenlerin hepsinden farklı bir kaç özelliği bulunmaktadır.
Her şeyden önce sigara en sık kullanılan zararlıdır. Tüketicinin söylediği gibi kullandığınızda müşterisinin yarısını öldüren ve yasal satılan tek üründür. Bağımlılık yapar. Kullanan dışındakilere de zarar verir.
Kişisel seçimleriniz kimseyi ilgilendirir mi?
* Kişisel alışkanlıklarınız ve tercihiniz kimsenin ilgi konusu olamaz ve tabii ki yasaklanamaz. Ancak sözü edilen başkalarına zararı olan bir alışkanlıksa diğer bireylerin sağlığını korumak, insan hakları bildirgesi ve anayasa gereğidir.
* Ülkemizde 22 milyon sigara içicisi vardır ve maalesef istatistikler yarısının sigara nedeniyle öleceğini göstermektedir. Kaybedilen kimselerin % 50 sinin hayatından 10 yıl, diğer yarısının 22 yıl kaybedeceği bilinmektedir. Depremde kaybettiğimiz 20 bin yurttaşımız için devlet bir şey yapmasaydı demek nasıl mümkün değilse şu anda bizimle birlikte olan ve sadece seyirci kalırsak ölecek olan 11 milyon kişi için bu konunun uzmanlarının sorumluk hissetmemesi mümkün değildir.
* Sigara dumanı içindeki bütün kanser yapıcı partiküller ve gazlar ile çok hızlı olarak dağılır. Sigara içmemeyi seçmiş veya hastalığı nedeniyle zarar görecek, yaşlı, hamile ve çocuklar ortak yaşam alanlarını kullandığında içilen sigaranın tüm zararlı taneciklerini solumuş olurlar. Sigara dumanına maruz kalmak kanser ve kalp hastalıkları riskini % 25 oranında arttırmaktadır. Türkiye'de 50 milyon kişi sigara içmemeyi seçmiştir ve onları zorla bu dumana maruz bırakmak insan haklarına aykırıdır.
* Ortak kullanım alanlarına ülkemizde yaşayan 4 milyon astım, 3 milyon kronik obstriktif akciğer hastası ve sigaradan hastalığı ağırlaşan başka hastalar da girmektedir. Bu alanlarda sigara içilmesi o insanların durumunu merdiven karşısında kalmış tekerlekli sandalye ile yaşayan bir insana benzetir.
Yasa ne idüğü belirsiz midir?
Yasa tahmin ettiğiniz gibi tesadüfen yazılmış kanıtsız ve hesapsız bir metin değildir. Ülkemizde ve uluslararası bilim dünyasındaki yirmi seneyi aşkın bir emeğin ürünüdür. Bu konuda yapılmış bütün bilimsel çalışmaların insan sağlığını korumak üzere yaşama getirilmiş somut şeklidir.
Dünya Sağlık Örgütü uluslararası yasa yapma yetkisini tarihte ilk kez kullanarak 199-2003 yılları arasında Birleşmiş Milletler bünyesinde tüm üye ülkelerin hükümetler arası müzakereleri ile Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesini 2003 yılında hayata geçirmiştir. 168 üye ülke bu sözleşmeyi imzalamıştır. Bu sözleşme ulusal yasaların üzerinde güce sahiptir. Sözleşmenin 8. maddesi kapalı alanlarda sigara yasağını ön görmektedir. 2004 yılında bu sözleşmeyi imzalamış olan ülkemiz gibi diğer üye ülkeler 2012 yılına kadar aynı yasayı çıkaracaktır.
Ortak kullanım alanında sigara içilmesi neden mümkün değildir?
Sigara dumanın hiç bir hava temizleyici ve klima sistemi ile temizlenmediği ispat edilmiştir. Amerikan tesisat mühendislerinin bu konuda raporu bulunmaktadır. Sigara dumanını arındırmanın tek etkin yolu sigara içilmemesidir. Çalışmalar tersini gösterseydi sizin de arzu ettiğiniz gibi ortak kullanım alanlarında sigara içimine izin verilebilirdi. Ancak biliyoruz ki bir köşesinde idrar yapılması için yer ayrılmış yüzme havuzuna nasıl kimse girmezse, aynı şekilde havada dağılan kanser yapıcı maddeleri de kimse solumak istemez.
Ayrıca bu alanlarda çalışan personel, garsonlar için orası en az sekiz saat geçirdikleri işyeridir ve iş güvenliği  yasaları kimsenin iş yerinde toksik maddelere maruz bırakılmasına izin vermez.
Havaalanında sigara neden içilemez?
Her ülkenin havaalanında o ülkenin yasaları uygulanır. Ülkemizin kapalı alan yasası havaalanında da geçerlidir. Başka ülkelerdeki uygulamalar o ülkenin yasası ile ilişkilidir. Sigara içenlerin sokağa çıkarak içmesi gereklidir. Çok uzak uçuşların merkezi olan Avustralya, Brezilya, İngiltere, İrlanda, Amerika Birleşik Devletleri de kanun gereği bu uygulamayı yapmaktadır.
Örnek verdiğiniz İspanya kanun metni çok hatalı yapılmış bir örnektir. Tütün Kontrolu uzmanları ve İspanyol meslektaşlarımız tarafından utançla bahsedilmektedir. Tütün endüstrisi iç yazışmalarında yanlış bir kanun örneği yaratılması ve diğer ülkelerin ona benzetilmesi konusunda baskı yapılması stratejisi bulunmaktadır. Keza altı ay önce İspanya'ya geziye götürülen bir gazeteci grubu İspanya'nın restoranlarındaki sigara yasağına değinmişlerdi.
Sigara içmek yaratıcılığı ve eserleri arttırır mı?
Sigara içen bağımlıların beyninde nikotin resptörleri sayıca artar ve onları doyurabilmek için daha fazla nikotin alınması gerekir. Nikotin ile birleşen beyin reseptörleri morfine benzer endorfin isminde bir hormon salgılar. Bağımlılar bu maddeye alışırlar ve salınmadığı zaman huzursuz, saldırgan ve sinirli olurlar. Bu maddenin eksikliği giderildiğinde daha iyi düşünme ve eser verildiği izlenimi bu nedenle doğar. Sigara içmeyen batılı toplumlarda birçok Nobel alan bilim adamı, büyük kompozitörler ve yazarlar yetiştiği ortadadır. Sigara içmenin insanları daha yaratıcı yaptığına dair bilimsel kanıt yoktur.
Kraldan fazla kralcı mıyız?
Bizler sigaranın meydana getirdiği 50 ayrı hastalığı ülkemizin bütçesinden yılda 30 milyar dolar harcayarak tedavi etmeye çalışan sağlık uzmanlarıyız. Bizler Akciğer sağlığı, Kalp sağlığı, Kanser, Çocuk sağlığı, Halk sağlığı uzmanlarıyız.  Bizler Eczacıyız, Diş Hekimiyiz, Hemşireyiz. Bizler İşçi sendikasıyız. Bizler eğitimciyiz, Bizler spor sağlığı uzmanıyız, Bizler tüketici hakları savunucularıyız. Bizler hukukçuyuz. Bizler ziraatçıyız.
Yılda kaybettiğimiz 100 bin insanın ölümünü durdurmaya çalışıyoruz.
Gelecek nesillerin bu davranışın toplumsal bir norm olmadığını görmelerini istiyoruz.
Sigara dumanına itiraz edemediği için astım krizi ile hastaneye yetiştirilen ve bütün gece hava açlığı ile kıvranan bebeklerin haklarını korumak istiyoruz.
Yılda sigaraya harcadığımız 20 milyar doların tamamı yabancı olan endüstriye daha fazla akmasını istemiyoruz.
Bu fakir ülkenin zorla okuttuğu öğretmeni, avukatı, doktoru, polisi hayatının ortasında kaybetmek istemiyoruz, insan kaynaklarımızı yaşatmak istiyoruz.
Kral kim bilmiyoruz ama biz buyuz ve hep böyle kalacağız ve sonuna kadar mücadele edeceğiz.
Bizi anlayın ve destek olun, bu yasa hepimizin iyiliği içindir.
Saygılarımla,
Prof. Dr. Elif Dağlı
Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi Başkanı
 www.ssuk.org.tr