Yasağı savunuyoruz

Yasağı savunuyoruzSabah, 19.07.2010,

http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/donat/2010/07/19/sozun_bittigi_yer
Sabah, 19.07.2010, Yavuz DONAT, ydonat@sabah.com.tr
 
Son söyleyeceğimizi ilk baştan söyleyelim: Sigara yasağı delinmemelidir. Kapalı alanlarda sigara içme yasağı sürmelidir.
Yasak toplumun çok büyük kesimince benimsenmiştir.
Yasakla ilgili uygulamada önemli başarı sağlanmıştır.
Çok ciddi bir mesafe alınmıştır.
Açıkçası...
Türkiye bu yasağa alışmıştır.
Gelinen bu noktadan sonra;
Tekrar vurgulayalım ve altını çizerek söyleyelim sigara yasağı delinmemelidir.
  
Sezar'ın hakkı Sezar'a
Ne Recep Tayyip Erdoğan babamızın oğlu, ne Prof. Recep Akdağ.
Ne Köksal Toptan akrabamız, ne de Prof. Cevdet Erdöl.
Ama Sezar'ın hakkı Sezar'a;
Bu dörtlü
olmasaydı, sigara yasağı kanunu çıkabilir miydi?
***

Yasayı elbette parlamento yaptı.
Başarı tabii ki Meclis'in.
Ama Meclis'i itekleyen, çalıştıran dinamikler de vardır.
Yukarıda adını verdiğimiz dört isim kapalı alanda sigara içilmesini yasaklayan kanunun çıkarılmasında lokomotif güç olmuşlardır.
Yiğidi öldürelim fakat hakkını da inkâr etmeyelim.
  
Sigara lobisi
Bunca yıldır izleriz ve onun için de çok iyi biliriz ki...
Meclis iki sektörün menfaatine dokunacak bir iş yapmaya kalksa, kızılca kıyamet kopar.
Zira bu iki sektörün lobileri olağanüstü güçlüdür. Ve de inanılmaz ölçüde örgütlüdür.
1. İlaç sektörü.
2. Sigara.
***

Bugün sigara yasağının delinmesi... Sigara yasağı kanununun iptali için görüyoruz ki büyük lobi yine devrede.
Kimler derseniz, kimse bilmez.
Hani neredeler derseniz, kimse görmez.
Sadece hissedersiniz. Nasıl mı?
Onu da yasağın hikâyesi başlıklı yazımızda anlatalım.
 
Güme giden konu
Gündem liderler arası diyalog.
Gündem referandum.
Gündem yoğun.
Bu yoğunlukta önemli bir konu güme gidiyor.
Sigara yasağı kanununun iptali isteniyor.
Olay
Anayasa Mahkemesi'nin gündeminde.
Yüksek Mahkeme'ye saygımız sonsuz.
Ama toplum için böylesine yaşamsal önemdeki bir konunun da kaynayıp, karambole gitmesinden endişe ediyoruz.
 
Yasağın hikâyesi
Önce Başbakan ile Bakanı konuştular...
Recep Tayyip Erdoğan ve Prof. Recep Akdağ.
Sonra konuyu Bakanlar Kurulu'na getirdiler. Herkes imzayı bastı.
Ve kapalı alanda sigara içmeyi yasaklayan kanun tasarısı son şeklini aldı.
TBMM'ye yollandı.
***

Meclis'te iki kişinin tavrı çok önemliydi:
1. Sağlık Komisyonu Başkanı'nın.
2. Adalet Komisyonu Başkanı'nın.
Zira bu iki komisyon tasarıyı bekletseydi... Uyutsaydı... Genel Kurul'a indirmeseydi kanun çıkmazdı.
***

O tarihte Sağlık Komisyonu Başkanı Prof. Cevdet Erdöl'dü.
Adalet Komisyonu Başkanı da Köksal Toptan.
İkisini de yakından tanırız.
Sigara lobisi tarafından kapsama alanı içine alınmak istendiler.
Aslanlar gibi direndiler.
Ve hükümet tasarısını komisyondan geçirip, Meclis Genel Kurulu'na indirdiler.
***

Başbakan'ın istediği, Sağlık Bakanı'nın ısrarla izlediği, iki komisyonun hızla geçirdiği bir tasarı, TBMM Genel Kurulu'nda hemen görüşülür değil mi?
Lobi öylesine güçlüydü ki...
Tasarı dile kolay 1.5 yıl Meclis'te görüşülemedi.
Hikâye uzun, anlatmakla bitmez.
Yalanımız varsa Başbakan söylesin... Bakan söylesin... Köksal Toptan söylesin... Cevdet Erdöl söylesin.
 
Sözün bittiği yer
Yarın eğer sigara yasağı kanunu Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilirse...
Hiç gerekçeye falan bakmadan şunu söyleriz:
1. Meclis sigara lobisi karşısında ezilmiştir.
2. Bundan böyle de hiçbir babayiğit bir daha böyle bir kanun çıkaramaz.