Sigaramın dumanı

Sigaramın dumanıBursa Kent, 24.01.2011,

http://www.kentgazetesi.com/habergoster.aspx?id=19071
Bursa Kent, 24.01:2011, Ekrem Hayri PEKER
 
Sağlık sigortası yapan sigorta şirketlerinin telkiniyle önce basında sigara karşıtı kampanyalar açıldı. Önce kamuoyu oluşturuldu. Sigaranın akciğer kanserinin baş sebebi olduğu kesinleşince sigorta şirketleri hükümetlere yaptıkları baskıları arttırdılar. Çıkarttıkları çeşitli yasalarla sigara içilen alanları kısıtladı.
 
Sigara içmek ayıplanacak bir şey oldu. Sigara için savaş açan sigorta şirketleri, hükümetler toplumlarını saran uyuşturucu için bir kampanya açmadılar. Niye derseniz adı üzerinde; uyuşturucu ülke vatandaşları kafayı bulup eğlensinler, muhalif olup bela olmasınlar. Hatırlayınız kapitalist sistemde tüketmeyerek tehlike yaratan ……. hemen esrarla tanıştırıldılar.
 
Batı ülkelerinde sigara içen basın ve eğitim yoluyla üçüncü sınıf insan durumuna düşürülmüştür. Sigara içenler köpekten daha aşağı görülmektedir.
 
 Batıda durum böyle. Peki, dünyaya sigara satan Amerikan ve İngiliz şirketleri zarar mı etsin? Hayır, olamaz kabul edilemez. Bu şirketler, yıllar boyu hükümetlerinin desteğiyle 19. ve 20. yüzyılın tütüncü ülkeleri Türkiye, Yunanistan ve Bulgaristan’ı sildiler. Gerekli yasal düzenlemeleri mevcut ülkelerin hükümetleri “gönüllü” olarak yaptılar. Bu ülkelerin milli sigara şirketleri IMF ve Dünya Bankası’nın “Tavsiye”leriyle özelleştirildiler. Satın alanlar genellikle ABD ve İngiliz şirketleri oluyor nedense.
 
TEKEL işçilerine para bulamayan milli hükümetimiz 1 Ocak 2010 sabahından itibaren tütün fonuna kesintileri kaldırdı. İthal tütünden kilo başına üç dolar, ithal sigara paketinden kırk sent kesinti yapılıyordu; kaldırdık. Ne diyelim? ABD ve İngiliz şirketlerine biraz katkımız olmuş çok mu? TEKEL işçileri sürünse de olur.
 
ABD ve Batı Avrupa ülkelerindeki sigara pazarını kaybeden sigara şirketleri gözlerini Asya ve Afrika pazarlarına diktiler. Hatırlar mısınız? Ülkesinde İngiliz tüccar tarafından yürütülen afyon ticaretini günümüzdeki “serbest ticaret” yasaları benzeri anlaşmalar yüzünden önleyemeyen Çin İmparatoru İngiliz Kraliçesine mektup yazar. “Ülkenizde afyon ticareti yasak, ülkemdeki İngiliz tüccarların afyon ticaretini yasaklayın.” Gelen cevap şöyledir. “Ticaret serbesttir, karışamam.” Bu kadar basit.
 
Asya’da, Afrika’da genç nüfus önüne konan cicili bicili paketlere saldırdılar. Paket göz alıcıysa, light, ultra light yazıyorsa zararsız diye korkusuzca içiyorlar. Uyuşturucu batağındaki Batı, sigarayla Doğu’dan intikam alıyor.
 
Ülkemize gelince bayanlar arasında sigara içme seksenli yıllara kadar yok denecek kadar azdı. Şimdi kentli bayanlar arasında sigara alışkanlığı hızla arttı. Şimdi Avrupa ülkeleri arasındaki yerimize bakalım. Birinci Yunanistan yüzde 42 ile. Biz yüzde 37 ile Bulgaristan, Macaristan, Makedonya ile ikinciliği paylaşıyoruz.
 
Bu durum karşısında Yeşilay ne mi yapıyor? Memur alacaksa iktidar yandaşlarını alıyordur, ihaleleri onlara veriyordur. Hükümet bizden olsun diyor, başka bir şey istemiyor. Halkımıza gelince; onlar Marlboro’nun kovboyu TEKEL’i nallarıyla ezerken seyrettiler. Yabancı sigara şirketlerine iç piyasayı açan partilere oy verdiler.